25 Ekim 2017 tarihinde kuruluş dilekçesi İçişleri Bakanlığına verilen ve kurucular kurulu listesi kamuoyuna ilan edilen İYİ Partinin Türk siyaset aritmetiğinde farklı sonuçlar getireceği gün gibi ortada.
Önceki yazılarımda da defalarca yazmıştım.
MHP’de Devlet Bahçeli’den sonra toplumda karşılığı olan sadece Meral Akşener var diye.
Bu durum MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin de üstün yardımlarıyla vücut buldu ve İYİ Parti doğdu.
Türk siyasetine hayırlı olsun.
Söylemleri incelendiğinde İYİ Parti’nin ekonomi ağırlıklı bir siyasi program üzerinden gideceği görünüyor.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Tarım Liseleri gibi eğitimde ezber bozan çıkışları ve tarımsal üretimi teşvik edici söylemlerinin yanı sıra üretime dönük siyasi söylemleri ekonomik tedbirlerle birleştirildiğinde ortaya Atatürk’ün 1923’te topladığı İzmir İktisat kongresinde alınan kararları anımsatan bir durum ortaya çıkıyor.
Ulu önder Atatürk’ün İleri Gazetesi başyazarı Celâl Nuri Bey‘e verdiği “…Ben öyle bir parti kurulmasını düşünüyorum ki, parti milletin bütün sınıflarının refah ve mutluluğunu temine yönelmiş bir programa sahip olsun. Milletimizin şartları buna müsaittir“ demeci sanki İYİ Parti ile karşılık buldu.
Nitekim İzmir İktisat Kongresi‘nin amaçlarından birisi de “siyasal yönetim ile İmparatorluğa sızmış yabancıların arasında ekonomik amaç birliği bulunduğunu dünyaya göstermekti. “
Yani asıl amaç; Devlet ve hükümetin yurt dışından gelen sermayenin jandarmalığından çok artık her medeni devlet gibi kendini esir ettirmeden kendi ekonomisini yaratmasıydı.
Bu asil amaç ancak milli bir iktidar ve milli yöneticilerle olacaktır kanaatindeyim.
Mevcut fabrikalarımızda kendi işçilerimiz çalışmalıdır ve istihdam alanlarından kendi vatandaşlarımız faydalanmalıdır.
Buyurunuz 80 milyonluk ülkemizde bazı istatistikleri beraberce inceleyelim;
* 16 milyon kişi yoksulluk sınırında yaşıyor,
* 52 milyon kişi borçlu yaşıyor,
* 50 milyon kişi yıl boyunca 1 hafta tatil yapamıyor,
* 18.6 milyon kişi kış masraflarını karşılayamıyor,
* En zengin kentimiz İstanbul’da 2,6 milyon yoksul var,
* 2002’de 129 milyar dolar olan dış borcumuz bugün 452 milyar dolara yükseldi,
* 2016 yılında, faaliyette olan fabrikalar kapanma noktasına geldi,
* 2017 Şubat ayında KGF den 54 bin şirket kredi çekti,
* K. Fasulye, ekmek, mercimek, şeker, çay, peynir, tavuk, zeytin, ayçiçek yağı, et, nohut gibi temel besin maddelerinde 2001 ila 2017 yılları arasında en az % 430 en çok % 1300 oranlarında artış oldu.
* 2002 yılında 1.67 lira olan dolar 2017 yılında 3.85 lira,
* 2002 yılında 1.66 lira olan euro 2017 yılında 4.49 lira,
* 2002 yılında çeyrek altın 29 lira iken 2017 yılında bugün 258 lira,
* 2001 yılında 1.64 lira olan 1 litre benzin 2017 yılında 5.52 lira,
* 2002 yılında 25 kuruş olan ekmek 2017 yılında 1 lirayı aşmış,
* 2017 yılında 8.29 olan 1 kg et 31 lirayı aşmış durumda..
Şimdi;
İktidar hedefiyle yola çıkan ve destek bulan Meral Akşener’in İYİ Partisinin bir İYİLİK HAREKETİ’ne dönüşerek vatandaşına Ananı al git diyenlere gururla Sen bize ananı da al git dedin biz ise anamızı aldık geldik asıl şimdi sen git demesini bekliyoruz.