Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, alışveriş merkezlerinde, evlerde dükkanlarda artık dövizle kiralama ve satış dönemine son vereceklerini açıkladı. Albayrak, buna yönelik çalışmalarının Meclis’e kısa sürede gelmesi için sürdürüklerini kaydetti.
Berat Albayrak, Türkiye gibi güçlü ülkelerin dolarizasyon sorununu artık geride bırakması gerektiğini belirterek “Bu konuda şu anda çok yoğun bir çalışma başladı. AVM’lerdeki dükkanlarda, gayrimenkullerde döviz ile kiralama ve satışın önüne geçmek için gerekli adımları en kısa sürede atacağız. İşte burada hassas bir nokta var. Bir kısım kredi döviz riski bununla ilişkili olan portföyü ayıracak şekilde çalışıyoruz. Bunu en kısa sürede Meclis’e getireceğiz. Bu konuyla ilgili toplumda da zaten ciddi bir talep var. Detayları, hukuki süreçleri çalışılıyor şu an.” diye konuştu.
Türkiye piyasalarının tatilde olduğu bayram boyunca uluslararası piyasaların açık olduğunu hatırlatan Albayrak, şöyle konuştu: “Herhangi operasyonel bir saldırı görmedik. Yaşadığımız süreçler bize çok farklı şeyler öğretiyor. Küresel sistemde her anlamda teyakkuzda olmamız lazım ülke olarak. Ekonomide artık bir açıklama ile bir tweet ile piyasalar hareketlenebiliyor. Ülkeler ile ilgili çok önemli hareketlenmeler meydana gelebiliyor. Ekonomide artık tüm kurumlar, piyasalar ile sürekli teyakkuzda olunması gereken bir döneme girdik. Reflekslerinizin güçlü olması gerekiyor.”
‘Fırsat Görüyoruz’
“Ekonomik ve finansal sistemi yaşanabilecek dalgalanmalara karşı çok daha güçlü bir mimariyle inşa etmek durumundasınız. Bu süreçlerden çok farklı dersler çıkarıyoruz. Bu süreci, Türkiye ekonomisinin, finansal mimarisinin, sisteminin değişimi ve dönüşümü için, çok daha güçlü bir yapıya kavuşması için fırsat olarak görüyoruz”
“Türkiye’nin hedef alındığı noktalar yok mu? Siyasi bir argüman üzerinden manipüle etme çalışması yok mu? Var. Biz de bütün paydaşlarla, aklıselim içerisinde iletişimimizi etkin kılarak bu süreçten daha güçlü bir şekilde çıkmak için gece-gündüz çalışıyoruz” diye konuştu.
Atılan adımların etkisinin sorulması üzerine “Elbette etkisi oluyor. Biz önümüzdeki dönemde ekonomik süreci daha farklı ve yeni adımları atarak yöneteceğiz. Her gün yeni bir adım. Yeni bir mimari inşa ediyoruz” diyen Albayrak, İstanbul finans merkezi olacaksak piyasaların geliştirilmesi, regüle edilmesi, denetlenmesi, takip edilmesi, monitör edilmesi, Türkiye’yi güçlü o mimariye taşıyacak yeni adımların atılması gerektiğini vurguladı.
‘Türkiye Trenine Atlamayan Kaybecek’
Dalgalanmaların ardından yaptıkları uluslarararası telekonferansa 6 bin 100 yatırımcının katıldığını hatırlatan Albayrak, “Bugüne kadar en yoğun katılımlı telekonferans 8 bin kişiyle Brexit sonrası İngiltere’ye yapıldı. Bu, bugüne kadar yapılmış en yoğun yatırımcıdan biri oldu. Siyasi saikle hareket eden yatırımcıların tamamı sonunda ekonomik olarak kaybedecek. Çok güçlü Orta Vadeli Planı ile, mali disipliniyle, yapısal dönüşümüyle, sanayi dönüşümüyle, katma değerli ürün üretim altyapısıyla, çok güçlü bir dönüşüm sürecine gidiyor. Türkiye’ye bu makul bakış açısıyla bakan yatırımcıların tamamı 2023 Türkiye’sine geldiğinde bu resimden çok daha kazançlı çıkacak. Türkiye trenine atlamayan, bu treni kaçıran kaybedecek” dedi.
‘Bugün Bana Yarın Sana’
Küresel süreçte yaşanan gelişmeleri fırsat olarak değerlendirmeyi amaçladıklarına dikkat çeken Albayrak, “Eylülde görüşmelerimiz var. Dünyanın dört bir tarafıyla, Fransa’dan Almanya’ya, Rusya’dan Çin’e, Katar’dan İngiltere’ye kadar çok geniş yelpazede görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Son yaşananlar şunu net bir şekilde ortaya koydu ki, dolar, küresel ve finansal sistemde artık güvenilir bir ticari enstrüman olmaktan çıkmıştır. Bugün Türkiye’ye böyle bir müdahale, yarın bana, ertesi gün diğerine. Şimdi siz güvenilir liman diye on yıllardır dünyaya pazarladığınız liberal, serbest piyasa, adil paylaşım, adil ticaret, güzel işbirlikleri için kullandığınız bir enstrümanı, bir para birimini siyasi saikle bir veya birden fazla farklı ülkeler veya farklı ekonomiler için cezalandırma aracına dönüştürüyorsunuz” dedi
‘Türkiye İçin Risk Görmüyoruz’
Bakan Albayrak, 2019 için en büyük riskin ne olduğu sorusuna verdiği yanıtta “Türkiye’nin ekonomisi ve finansal sistemiyle ilgili büyük bir risk görmüyoruz. Türkiye ekonomisinin yaşanabilecek küresel krizlerde bile etkilenmesini minimum kılacak üç önemli özelliği mevcut. Birincisi; Türkiye kamu borçluluğu, net borçluluk olarak bakıldığında dünyanın en düşük ülkelerinden bir tanesi, bu anlamda risk yok. İkincisi; hane halkı borçluluk oranı olarak yine dünyanın en düşük ülkelerinden bir tanesi ve risk taşımıyor. Üçüncüsü; finansal sektörü çok güçlü bir seviyede. Bütün bu sınamalara, bütün süreçlere rağmen sorunsuz olarak yoluna devam ediyor. Sermaye yeterliliği noktasında yüzde 16’larda, bakıyorsunuz AB limiti yüzde 8 ki birçoğu yüzde 5, 6, 7’lerde, buna rağmen 8 limitinin bile iki katı üzerinde, bu anlamda bile güçlü. Türkiye’de bu üç sac ayağının sağlam olduğu bir resimde bir risk görmüyoruz. Küresel süreçte yaşanan gelişmeleri fırsat olarak değerlendirmeyi amaçlıyoruz.”
‘Bir Daha Vergi Barışı Olmayacak’
Vergi barışında verilen sürenin dolduğunu kaydeden Albayrak, “Yapılandırmaya başvuran mükellef sayısı 5 milyon 484 bin 200 bin kişi oldu. Tahsil edilecek alacak tutarının toplamı ise 60.5 milyar TL. Benim Bakanlığım döneminde bir daha böyle bir vergi barışı olmayacak. Ben 1 yıl kalırım, 5 yıl kalırım bilmem benim döneminde bir daha vergi barışı yok. Ve biz daha yalın ve daha tabana yayılmış vergi sistemi için çalışıyoruz” dedi.