Kanun koyucu 2007 yılının haziran ayında sigorta sektörüne bir kanun hediye etti. Kanuna bağlı
yönetmelikler, genelgeler ve duyurular yoluyla mevzuatı zenginleştirdi.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu
Madde 2 b) Aracı: Sigorta acentesi ve brokeri,
Madde 2 m) Sigorta acentesi: Ticarî mümessil, ticarî vekil, satış memuru veya müstahdem gibi tâbi bir
sıfatı olmaksızın bir sözleşmeye dayanarak muayyen bir yer veya bölge içinde daimî bir surette sigorta
şirketlerinin nam ve hesabına sigorta sözleşmelerine aracılık etmeyi veya bunları sigorta şirketleri
adına yapmayı meslek edinen, sözleşmenin akdinden önce hazırlık çalışmalarını yürüten ve
sözleşmenin uygulanması ile tazminatın ödenmesinde yardımcı olan kişiyi ifade eder.
Sigortacılık kanunu sigorta poliçesi almak isteyen vatandaşa şunu diyor; sigorta acentesi ya da sigorta
brokerinden sigorta poliçesi al. Yani devlet sigorta poliçesi satışına aracılık için bu ikisini tanırım diyor.
Sigorta acentesi olmak için üniversite mezunu olmak, sektör tecrübesine sahip olmak gibi kanunla
beraber getirilen düzenlemeler var. Yani 2007 yılında çıkan Sigortacılık Kanunundan sonra kriterlere
uymayan sigorta acentesi olamadı.
Bilgi birikimi, tecrübe, uzmanlık gerektiren sigorta acenteliği aynı zamanda 7/24 hizmet verme
durumundadır. Sigorta acentesinin bu sorumluluktan kaçma şansı yok. Sebebine gelince; sigorta
sektörü vatandaşın zor zamanında yanında olur. İşyerine hırsız girdiğinde, evi yandığında aracıyla kaza
yaptığında ilk aranan sigorta acentesidir, sigorta şirketidir. Bu durumlarda vatandaşı arayanda sigorta
acentesi ve sigorta şirketidir. Hasar zamanı ilk şoku karşılayan, sorunlara pansuman olan sigorta
şirketlerinin işini kolaylaştıran, birçok farkına varılmayan masrafı ortadan kaldıran sigorta acentesidir,
brokeridir. Sigortacılığın ön cephesinde aracılar vardır.
Teknoloji değişiyor, satın alma alışkanlıkları değişiyor, toplum değişiyor. Sigorta acenteleri ve sektör
paydaşları uyum sağlama arayışında. Hem teknolojiye hem de insana yatırımlar yapılmalı. Maliyet
hesapları, yapay zeka çalışmaları, gelecek planlamaları, teknolojinin sigortacılık için insana
dokunmasının nasıl olacağının senaryoları gibi birçok konuşulan, tartışılan üzerine kafa yorulan
ilerleme sağlanmış konular var. Birde 09/05/2020 tarih ve 31122 sayılı Resmi Gazete var.
Sigortacılık Kapsamında Değerlendirilecek Faaliyetlere, Tüketici Lehine Yapılan Sigorta Sözleşmeleri
İle Mesafeli Akdedilen Sigorta Sözleşmelerine İlişkin Yönetmelik’te düzenleme yapıldı. Yönetmeliğin
ilk maddesinin yeni halini aktaralım.
MADDE 1 – 09/05/2020 tarih ve 31122 sayılı Resmi Gazete)1 (1) Bu Yönetmeliğin amacı; sigortacılık
faaliyeti ile bu kapsama girmeyen işlerin sınırlarının tespiti, tüketici lehine yapılan sigorta sözleşmeleri
ve tarafların karşı karşıya gelmeden akdettikleri sigorta sözleşmeleri ile asli işi sigorta aracılığı
olmayan işletmelerin sundukları mal ve hizmetlerle birlikte sağlayabileceği sigortalara ilişkin usul ve
esasların belirlenmesidir.
Yönetmelikte yapılan düzenlemelerin en can alıcı kısmı okuduğunuz ilk maddededir. “…asıl işi sigorta
aracılığı olmayan…sağlayabilecekleri sigortalara…” diyerek 5684 sayılı sigortacılık kanuna muhalefet
edilmiştir. Kanun koyucu sektörün ana kanunuyla çelişen ve sonrasında çok daha büyük sorunlara örnek teşkil edecek bir değişikliğin yolunu açmıştır. Bundan sonra “…asıl işi sigortacılık olmayan işletmelerin…yapabilecekleri sigortacılık dalları…” diye bir değişikliğin yönetmeliklere, kanuna eklenmeyeceğinin garantisi var mıdır? Böyle bir durumda sigorta acenteleri ve brokerleri (tabi hala var olabilirlerse) sigorta şirketleri yerine başka işle uğraşan şirketlerin sigortacılık faaliyetlerine mi aracılık edecekler?
Kanun koyucu, merdiven altı tabir edilen sigorta aracısı olmayıp sigorta poliçesi satanlarla baş
edemezken, sigorta şirketi olmayıp sigorta şirketi gibi iş görmeye çalışanlarla muhatap olmanın
yolunu açıyor.
Bu yönetmelik belli ki salgın günlerinde üzerinde yeteri kadar çalışma yapılamadan hazırlanmış ve
sigorta sektörünün esasları üzerinden değerlendirilmemiş bir hatalı yol olmuş. En kısa sürede
tekrardan ele alınıp bir ihtisas sektörü olan, iktisadi hayatın dinamosu olan sigortacılığın, sigortacılar
tarafından yapılmasının önü açılmalıdır.
Uğur Demir / 28.05.2020 İstanbul