Toplumsal bir yozlaşma , toplumsal bir tükeniş…
Türkiye manevi açıdan önemli bir buhranla karşı karşıya ,cinnet ve manevi tahribatla yüz yüzeyiz…
Toplumsal güvensizlik deseniz her gün daha da derinleşmekte…
Farkında mısınız ne sevincimize nede acımıza ortak olamıyoruz…
Soma’da bir facia yaşadık…
Yüzlerce kişi madende mahsur kaldı,yaralı kurtulanlar peşi sıra gelen cenazeler,madenden gelecek güzel bir haber için umudunu yitirmeden bekleyenler ,gözyaşları ,ağıtlar , okunan Kur’anlar…
Ve
Türkiye’de ulusal yas ilan edildi ,Bayraklarımız yarıda yüreğimiz SOMA’da diyerek Allah’a el açtık dualar ettik…
Fakat gerçekten ulusça yas tutuyor mu yuz..?
Hayretler içersinde takip ediyorum tüm olan biteni;
Ülkemde ulusal yas var evet lakin yüzlerce insanın yaşamını yitirdiği bu ulusal yası siyasete taşıyanlar var…
Ülkemde ulusal yas var evet lakin anaların babaların eşlerin feryadları semalarda yankılanıyorken ülkemin insanı sokaklara dökülüyor ,yakıyor , yıkıyor adı protesto adı eylem oluyor …
Neyin protestosu neyin eylemi madenin içinde beklide kurtarılmayı bekleyen insanlar varken acımızı yasımızı yıkıp kırıp dökerek mi yaşıyoruz…
Madenden çıkartılan bir maden işçisinin ‘’çizmeyi çıkarayım mı sedye kirlenmesin ‘’şeklindeki o ulvi davranışı siyasetçiye malzeme oldu , popülist davranışlar sergileyenlerin, Provakatörlerin malzemesi oldu…
Yazık o ulvi davranışı sergileyen Anadolu’mun insanı madenci kardeşimin ,hayatını kaybeden madencilerin , onların geride bıraktıklarının hakkını bu ulusal acıyı siyasete taşıyanlar mı arayacak… popüleritesini arttırmak isteyen yıkıp yıkan yakan elinde sopalarla ambulansa saldıran provaköterler mi arayacak…
Soma’da Başbakanı protesto eden maden şehidi yakınına Başbakanlık Özel Kalem Müdür Yardımcısı Yusuf Yerkel tekme atıyor , soruyorum bu insanların hakkını ulusal yas ilan edip acısı taze olan vatandaşa tekme atanlar mı arayacak..?,
Soma’ya ateş düştü o ateş tüm yurdu sardı şimdi soruyorum ateşin düştüğü yerde Soma’da ağıtların yükselmesi kadar bu büyük acıyı yaşayan insanların tepkisini göstermesi suçmudur…
Başbakan yuhlanıyor ulusal yas nerede acıya saygı ,hoş görü nerede…
Haberleri izliyorum kan beynime sıçrıyor vatandaş ‘’Başbakan bana istem dışı tokat attı ‘’ diyor …
Yazık…
Ne hale geldik, ne vakit bu denli kalbimiz ve vicdanımız karardı bizim…
Benim manisada içi yanan insanımın acısısına ortak olduğunu söyleyen insanlar dua edin dua…
Madem ulusal yas ilan ettiniz ulusça yasınıza sahip çıkın önce yasını tut acıya ortak ol sonrasında sor , sorgula hak ara ama böyle değil…
Yakıp , yıkma…
Acıya ortak ol ve unutma…
Günlük çıkarlar için geçmişini unutup on kuruş için geleceğini ipotekleme…
Hatırla…
1992 yılında Zonguldak taş kömürü maden ocağındaki faciada 150 insanımız , Afyon faciasında 25 gencimiz öldü bizim…
Dağlıca, Aktütün ve peşpeşe Ay yıldızlı bayrağa sarılı vatan evlatları geldi…
Neler yaşadık neler gördük…
Yürüyüşler düzenlendi sonuç yok…
Yaktınız yıktınız vatanımı savaş alanına döndürdünüz masum insanların ölümüne sebep oldunuz sonuç yok…
Her olayın üzerinden seçimler geçti, hiç biriniz bu felaketleri hatırlayıp ülkeyi yönetenlere cezasını kesmediniz de şimdi mi kin ve nefretle sokaklara dökülerek ulusal yas ilan ediyorsunuz…
Ve biz ulusal yas tutuyoruz öylemi..?
Sözün bittiği yerdeyim yapabildiğim tek şey dua etmek Cenab-ı Allah Soma faciasında yaşamını yitiren işçi kardeşlerimize rahmet acılı ailelere sabırlar ihsan eylesin…
Acimiz büyük..
Şimdilik dua etmekten başkada yapılabilecek bir şey yok..