Siyasi platformda seçim ittifakı konuşulmaya başlandı. %10 barajının yüksek olduğunu ve madur olunduğu söyleniyor. Sonra da çıkıp yanlış anlaşıldı demeçleri veriliyor. Bu tamamen toplumsal tepkiyi ölçmek için yapılan  algı çalışmasıdır.

Türkiye’de yaklaşık 55 milyon seçmen var bunun %30 bandı  Akp  %20 Bandında CHP var. Diğer partilerin dağılımından ve seçmenine sahip çıkamamasından dolayı Akp %50 CHP %30 civarına yakın oy topluyor iki parti bu ülkenin seçmenin %80 ini alıyorsa diğer partiler hiçbir şey yapmıyor demektir.

Hep şikayet edilen Akp nin Genel merkezinin yönlendirmesi ile il,ilçe,mahalle,kadın kolları,gençlik kolları,trolleri gece gündüz inandıkları dava için mücadele ederken ve bunun karşılığının legal veya illegal de olsa alırken bir kenarda karanlığa mum dahi yakmayanların  serzenişleri bitmiyor. Doğruya doğru yanlışa yanlış demesi gereken kişiler, başkalarının rüzgarından faydalanmak için şimdi çıkıp seçim ittifakından bahsediyor.

Bu ne demektir bilir misiniz ?

“Bizim bir iddiamız bir amacımız bir davamız yok. Yeter ki Meclis’e girelim.” den başka birşey değil.

Peki şimdi soruyorum.

• Meclis’e girip kimi temsil edeceksiniz.?Kimi temsil edebileceksiniz?          Sizleri takip eden dava insanlarını hayal kırıklığına uğrattınız. Peşine takıldıklarınız sizin için bıyık altı gülüyorlar. Şeytan uçurtmasının arkasında  ki kağıttan kuyruk gibisiniz. İlk ters esen rüzgarda kopup savrulacaksınız.

Unutmayınız kimse koltuğunda baki değildir baki olsa ;

2123 yılla Çin İmparatorluğu,

1058 yıllık Doğu Roma imparatorluğu,Hadi bunlar sizlere uzak bir örnek 624 yıllık Osmanlı imparatorluğu baki kalırdı. Siz şimdi bunu imparatorluk – ülke bazında anlar saçmalarsınız daha da açayım mevzuyu İstanbul’un Fatih’i Fatih Sultan Mehmet dönemi bitmezdi.

Yok yok siz benim dediğimi yine anlamaya bilirsiniz. Anlamadığınızdan eminim anlasaydınız bu yazı yazılmazdı. Bir örnek daha vereyim azıcık da olsa bişey anlamışsanız pekiştirelim. 46 yıl tahtta kalan Muhteşem Kanuni Sultan Süleyman devri bitti millet.  Davanızı ilkelerinizi bir kenara bırakıp peşine takıldıklarınızın da devri bittiğinde  arkaya dönüp tabanınıza nasıl bir açıklama yapacaksınız merak ediyorum.

Neyse ben ve benim gibi düşünen insanların sizler için yapacağı birşey yok. Kendi elleriyle besledikleri ve “Ne istediniz  de vermedik” dedikleri Kişiler  bu ülkeye ihanet ettiklerinde madur edebiyatıyla zeytinyağ gibi su üstüne çıkanların karşısına dikilememiş sizlere ancak zor zamanda  “Atatür gibi düşünün” demekten başka yapacak bişeyimiz yok. En azından bir ışık olur önünüze. Yolunuz aydınlanır. Peşinden gittiğiniz bir kutsal amaç olur.

*****

Bir iki cümlede Haber sitemize saldıran bilgisayar korsanları İçin söylemek isterim.

Sitemizin imtiyaz sahibi Sayın Osman İnce siteye saldıranı olayın sıcaklığındaki hezeyanı ile “ak-it” olarak nitelendirdi bir yazısında. Bitişik okuyunca belki saldıran zihniyet açısından  bir anlam ifade edebilir ama buradan tam olarak onları temsil eden bir deyim bir benzetme çıkmaz. Bence bunlara “Katır” demek lazım. Katırı iyi analiz ederseniz tam da bunlara uygun bir ifade olacağı şüphesizdir.